//Annem Size Aşüre Gönderdi

Annem Size Aşüre Gönderdi

4.ünitede yer alan “Helva tarifi” adlı videoda Türklerde aşüre geleneğini ve komşuluk ilişkilerini ön plana çıkarırken dilbilgisel olarak yemek tariflerinde kullanılan yapılarını da örneklemeye çalıştık.

“Aşure” nedir?

Türkçede “aşure” (aşura) birçok tahıl, kuru meyve ve kuruyemişin şekerle kaynatılmasıyla yapılan bir tatlının adıdır. Geçmişi çok eskilere dayanan  ve birçok kültürde var olan bu tatlının adı Arapça “aşr” sözcüğünden gelmektedir. Arapçada “aşr” on, “aşūrā” onuncu demektir.1

İslam kültüründe önemli yer olan bu tatlının pişirildiği güne “Aşure Günü” denmesinin nedeni, bu günün Hicri takvimin (ay takvimi) ilk ayı olan Muharrem ayının onuncu günü olmasıdır.

Efsaneye göre Nuh Peygamber büyük tufandan kurtulup, karaya çıktığında elinde kalan son malzemelerle bir çorba yapar. Kurtuldukları gün Muharrem ayının onuncu günü olduğundan  yapılan bu çorbaya da verilen ad “aşure” (aşura) olur.

Kaynaklar kimi dini kitaplarda yer alan ve bu günde gerçekleştiği varsayılan bazı olayları şöyle sıralamaktadır:

  • Adem’in tövbesinin kabul edilmesi
  • Nuh’un gemisinin tufandan kurtulması
  • Musa ve İsrailoğullan’nın, Firavun’un zulmünden kurtulması

Tarihi kaynaklar birçok peygamberin kurtuluşu ve başarısının o gün yaşandığı inancıyla Aşüre gününün Arap Fars ve İsrail milletleri tarafından da kusal kabul edilip, kutlandığını öne sürmektedir.2

Türklerde Aşüre Geleneği

Türk kültüründe önemli bir yeri olan ve kutsal sayılan “aşüre”nin pişilmesi Hicri takvime göre Muharrem ayının 10. günü başlar ve bir ay kadar süren bir dönemi kapsar. Onun için Türkiye’de  “Aşüre Ayı” diye adlandılan bir aylık bir süre söz konusudur ve bu ay Hicri takvime göre belirlendiğinden her yıl bir önceki yıldan daha önceki bir tarihe denk gelmektedir.

Bolluk ve bereketin simgesi olan aşüre ayı Türkler için aynı zamanda yardımlaşma, paylaşma ayıdır. Aşüre gününün  Muharrem ayının 10. gününe denk gelmesi “on” sayısıyla bazı inanç ve davranışlar edinilmesini de sağlamıştır.

Bunlar:

  • Pişirilen aşure on eve dağıtılmalı.
  • On kişiye selam verilmeli.
  • On yetim çocuk sevindirilmeli.
  • On fakire sadaka verilmeli.
  • On akraba ziyaret edilmeli
  • Alışveriş yapılmalı. (Alışverişte alınacak on çeşit yiyeceğin eve bolluk ve bereket getireceğine inanılır.) 3

Yukarıda sayılanların hepsi günümüzde uygulanmasa bile aşürenin pişirildiği gün dağıtılması geleneğine sadık kalınır. Bu nedenle aşüre çok büyük tencelerde ve oldukça fazla miktarda yapılır ve pişirildikten sonra kaselere konup üzeri nar ve kuruyemişlerle süslenerek, komşu, akraba ve tanıdıklara dağıtılır.

“Komşuda pişer bize de düşer.”

Türk kültüründe komşuluk ilişkilerinin ayrı bir önemi vardır. Türkler komşularına ve komşularıyla olan ilişkilerine de özenli davranırlar. Öyle ki Türkçede komşuluk üzerinde söylenmiş pekçok deyim ve atasözü bulunmaktadır. “Ev alma, komşu al.” “Komşu komşunun külüne muhtaçtır.”, “Komşuda pişer bize de düşer.” vb. sözler komşuların Türklerin yaşamında ne denli önemli olduğunu ortaya koymaktadır.

Bu sözlerden de anlaşılacağı gibi Türkler için komşuları hem sohbet edip, sosyalleştikleri hem de ihtiyaçları olduğunda yardımlaştıkları insanlar anlamına gelmektedir. Günümüzde metropol şehirlerde, büyük site ve apartmanlarda yaşayanların sınırlı komşuluk ilişkileri olabilir ve bu söylediklerimiz onlar için geçerli olmayabilir; ancak komşularıyla tanışıp görüşen kişilerin geleneksel alışkanlıkları devam ettirdiklerini söyleyebiliriz.

Komşuluk ilişkilerinde geçmişten gelen geleneklerden biri de komşuların birbirleriyle yemek paylaşımıdır. Pişirilen ve özellikle kokusu yayılan bazı yiyeceklerin komşuya gönderilmesi oldukça yaygın ve normal karşılanan bir durumdur.

Bunlar arasında pişirildiğinde dağıtılması gelenek haline gelen iki tatlıdan biri “aşüre” diğeri de “helva”dır. Helva da aşüre gibi geniş bir coğrafyada tanınan Ortadoğu kültürünün önemli tatlılarından biridir.

Temel olarak un, yağ, şeker ve süt (ya da su) ile yapılan helva Türk islam kültüründe birinin cenazesinin ardından ve ölüm yıl dönümlerinde yapılıp dağıtılan bir tatlıdır. Helvayı alan kişi de ölen kişi için dua eder.

Hem aşüre hem de helva normal zamanlarda da yapılabilir; ancak yukarıda bahsettiğimiz özel zamanlarda yapılıp dağıtıldığında alan kişilerin “Allah kabul etsin.” diyerek teşekkür etmesi daha uygundur.

Tabak boş gitmez!

Türk kültüründe komşuların birbirlerine yiyecek göndermesi normal karşılanan bir durum olduğundan gelen bir yiyeceği  teşekkür edip kabul etmek beklenen bir davranıştır; ancak tabaktaki yiyeceği alıp tabağı boş vermek ya da sonrasında boş göndermek hoş bir davranış değildir. Videoda da izlediğiniz gibi beklenen davranış tabağı alan komşunun özel bir şey pişirdiğinde bu yiyeceği tabakla birlikte göndermesidir. Size de bir Türk komşunuz yiyecek gönderirse “Elinize sağlık!” diyerek kabul etmeniz en uygun davranış olacaktır.

Ayşin Önder

Her hakkı saklıdır.

Yazının bir kısmı ya da tamamı kaynak gösterilmeden kopyalanamaz.

Yararlanılan kaynaklar

1 https://www.etimolojiturkce.com/kelime/a%C5%9Fure

http://dergipark.gov.tr/download/article-file/221493

3  http://www.acarindex.com/dosyalar/makale/acarindex-1423880826.pdf

http://dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/37/728/9238.pdf

 

2018-01-31T22:41:55+03:00 31 Ocak 2018|

Leave A Comment