3 ve 4. videolarda Türkiye’de semt pazarlarını, pazar ve market alışverişiyle ilgili kalıp ifade ve davranışlarını tanıtmaya çalıştık.
Semt Pazarları
Pazarlar, Türkiye’de sokak alışverişinin en popüler mekanlarıdır. Haftanın belli bir günü pazara gitmek ve buradan haftalık alışveriş yapmak Türkler için vazgeçilmez bir alışkanlıktır.
Türkiye’de her şehir, kasabada ya da köyde haftanın belli günlerinde pazarlar kurulur. Hatta büyük şehirlerde her semtin pazarı farklı bir günde olur. Bu pazarlarda alışveriş sabah çok erken saatlerde başlar ve akşam saatlerine kadar devam eder.
Türkler sebze meyve alışverişini marketler yerine pazarlardan yapmayı tercih ederler ve özellikle bu nedenle pazara giderler; çünkü bu pazarlarda daha uygun fiyata daha taze ve daha çok çeşitte ürün bulmak mümkündür.
İnsanların pazara gitme nedenlerinden biri de daha doğal ve yerel ürünlere direkt ulaşabilmeleridir; çünkü bu pazarlarda birçok yerel üretici ve çitfçi kendi getirdikleri ürünleri satabilmektedir. Hatta bazı ev hanımları evde yaptıkları bazı yiyecekleri ya da objeleri bu pazarlarda satarlar.
Ne Ararsan Var
Pazarlarda ağırlıklı olarak sebze ve meyve satılmakla birlikte bunlar dışında
pek çok şey bulmak mümkündür. Bazı küçük pazarlarda sadece gıda ürünleri
olsa da birçok pazarda çok farklı ürünler görebilirsiniz.
Türkçe’de her şeyin bulunabileceği yerler için “yok yok” diye bir ifade vardır. Aslında bu ifade semt pazarları için çok uygundur.
Pazarda Neler Satılır?
- Çok fazla çeşitte taze sebze, meyve
- Kuruyemiş, kuru meyve
- Her türlü baharat
- Süt ürünleri ve çeşitli hayvansal gıdalar
- Ekmek, ev yapımı pekçok yiyecek
- Sokak yiyecekleri (gözleme, simit vb)
- Her türlü kıyafet, ayakkabı
- Ev tekstil ürünleri (havlu, battaniye, perde,…)
- Takı ve dekoratif eşyalar
- Küçük ev ve mutfak eşyaları
- Kırtasiye malzemeleri gibi pekçok ürünü bu pazarlarda görebilirsiniz.
Pazar Ortamı, Pazarcılar
Türkiye’de sokak alışveriş kültürünün en tipik örneği olan pazarlar, birçok renk, ses, tat ve kokunun bütünleştiği çok hareketli ortamlardır.
Tipik bir Pazar ortamı için şunları söyleyebiliriz:
- Pazarcılar ürünlerini satarken bağırırarak müşterileri çağırırlar. Her pazarcının kendine özgü tarzı vardır. Ürünlerini tanıtmak için bazı sözcükleri sürekli tekrar ettiklerini duyabilirsiniz.
- Eğer bir tezgaha yaklaşırsanız, pazarcı hemen size bir poşet ya da kap uzatır ve ürünü seçminize izin verir. Müşteri alacağı sebze ya da meyveyi tek tek seçebilir. (Bu durum Türkiye’nin her yerinde geçerli olmayabilir.)
- Sebze ve meyveleri tane ile almak pazar için uygun bir davranış değildir. Pazarlarda genelde kilo ile alışveriş yapılır. Markette ise tane ile alışveriş yapılabilir.
- Pazarcıların birçoğu, sattıkları ürünü müşteriye tattırmayı da severler. Bunun için sizden para istemezler. Tattığınız bir şeyi satın almak zorunda da değilsiniz.
- Pazarda nakit parayla alışveriş yapılır.
- Müşterilerin çoğunda “Pazar arabası” denen çantalar görebilirsiniz. Türkler genellikle haftalık alışveriş yaptıkları için pazardan çok fazla şey alırlar ve bunun için bu çantalarla dolaşırlar.
- Her ne kadar sokak alışverişi olsa da özellikle gıda alışverişlerinde pazarlık yapmak pek mümkün değildir.
Alışverişte Kalıp İfadeler:
“Pazar” ve “market” videolarında aynı zamanda alışverişte kullanılan bazı kalıp ifadelere de dikkat çekmeye çalıştık.
Bu videolar A1 (temel) düzeyinin ilk konularına ait olmasına rağmen istek ve yeterlilik kiplerinin kullanımına örnekler içermektedir. Birçok Türkçe öğretim programında yeterlilik ve istek kipi yapıları A2 düzeyinde öğretilmektedir, ki gramer olarak bu çok normaldir. Ancak yabancı dil öğrenenler en temel düzeyde olsalar bile “öneride bulunma, rica etme, izin isteme” gibi durumlar için kullanılan kalıp ifadeleri öğrenme ihtiyacı duyarlar; çünkü bu yapılar günlük yaşamda çok sık kullanılır.
Bu durum Türkçe için de geçerlidir. Öğrencilerin “alabilir miyim?” “verir misin?” “yapalım mı?” gibi tümceleri söylebilmek için A2 düzeyine kadar beklemeleri gerekmediğini, bu tür kalıp ifadelerin gramer yapısından bağımsız olarak öğrenilmesinin ve öğretilmesinin daha yararlı olduğunu düşünüyorum.
Biz bu bölümlerde satıcılara ve doğal oyunculara herhangi bir metin vermedik. Onlardan her zamanki gibi konuşmalarını istedik.
Alışveriş diyaloglarında öne çıkan kalıp ifadeler şunlardır:
- Öneri ve teklif için “gidelim”, “yapalım”, “verelim”
- Onlaylama için “olur”, “olsun”
- Rica ve izin için “alabilir miyim?” “verir misin?” “alır mısın?”
- Alışveriş sırasında satıcıların söylediği “Buyurun” “Başka bir şey var mı?”
Müşterilerin söylediği “Kolay gelsin” “Hayırlı işler”
“Abi” “Abla” kullanımı
Pazar alışverişi sırasında pazarcılar ve müşterilerin birbirlerine “abla” “abi” şeklinde hitap etiklerini görüyoruz. Türkiye’de aile içinde büyük kız kardeşler “abla” ve büyük erkek kardeşler ise “abi” olarak adlandırılır ve küçük kardeşler onlara bu sözcüklerle hitap ederler.
Ancak bu kullanım sadece aile içinde sınırlı değildir. Toplum içinde kardeş ilişkisi olmadan erkeklere “abi”, kadınlara “abla” diye hitap edilmesi günlük yaşamda sık görülen bir durum olsa da resmi ve samimi olmayan ortamlar için kesinlikle uygun değildir.
Ayşin Önder
Her hakkı saklıdır.
Yazının bir kısmı ya da tamamı kaynak gösterilmeden kopyalanamaz.
Leave A Comment